Bağlayıcı Olmayan Öneri

1. Bağlayıcı Olmayan Öneri Nedir?

Bağlayıcı olmayan öneri, hukuki terminolojide “öneriye davet” (icaba davet) olarak adlandırılır. Bu, bir kişinin, başkalarının kendisine sözleşme kurma yönünde bir öneride bulunmasını sağlamak amacıyla yaptığı, ancak kendisini hukuken bağlamayan irade açıklamasıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun yerleşik içtihatlarında bu kavram net bir şekilde tanımlanmıştır:

Alıntı: “Sözleşmenin kurulması için gerekli unsurları içermeyen veya bu unsurları içermekle birlikte teklifte bulunanın kendisini önerisi ile bağlamadığı durumlarda karşımıza çıkan teklif ise ‘icaba davet’tir.” (Bkz: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, E. 2018/319, K. 2021/1561, T. 02.12.2021).

Bu tür beyanlar, sözleşme görüşmelerini başlatma amacı taşır ve karşı tarafın bu davete icabet ederek bir öneride bulunması beklenir. Örneğin, genel nitelikteki reklamlar, ihale ilanları veya “teklifinizi bekliyoruz” gibi ifadeler içeren iletişimler öneriye davet niteliğindedir.

2. Türk Borçlar Kanunu Madde 8’in Kapsamı ve Amacı

TBK Madde 8, iki temel durumu düzenler:

  • m. 8/1: Önerenin, önerisiyle bağlı olmadığını açıkça belirtmesi veya işin özelliğinden ya da durumun gereğinden bağlanma niyetinde olmadığının anlaşılması halinde önerinin bağlayıcı olmayacağını düzenler. Bu fıkra, sözleşme özgürlüğü ilkesinin bir yansımasıdır ve taraflara müzakere serbestisi tanır.
  • m. 8/2: Fiyat göstererek mal sergileme, tarife, fiyat listesi veya benzerlerini gönderme gibi durumlarda, aksine bir irade açıkça ve kolaylıkla anlaşılamıyorsa, bu beyanların bağlayıcı bir öneri sayılacağını hükme bağlar. Bu fıkranın amacı ise, özellikle tüketiciyi ve ticari hayattaki güveni korumaktır.

3. Önerinin Bağlayıcılığı Nasıl Ortadan Kaldırılır?

TBK m. 8/1 uyarınca önerinin bağlayıcılığı iki şekilde ortadan kalkabilir:

  1. Açık Beyanla: Öneren, teklifinde “bağlayıcı değildir”, “teklif verme hakkı saklıdır”, “onayımıza tabidir” gibi ifadelere yer vererek önerisiyle bağlı olmadığını açıkça belirtebilir.
    1. Karar Özeti: Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi (E. 2019/1265, K. 2021/2142, T. 01.11.2021) kararında, bir çalışanın gönderdiği e-postanın altında yer alan “müvekkili şirket tarafından onaylanmadıkça sorumluluk doğurmayacağını açıkça bildiren ifadeler”in, TBK m. 8 anlamında önerinin şirket açısından bağlayıcı olmadığını gösteren açık bir beyan olduğuna hükmedilmiştir. Bu durum, kurumsal iletişimde kullanılan standart e-posta imzalarının hukuki sonuç doğurabileceğini göstermesi açısından önemlidir.
  2. İşin Özelliğinden veya Durumun Gereğinden: Açık bir beyan olmasa dahi, içinde bulunulan koşullar veya işin niteliği, önerenin bağlanma iradesi olmadığını ortaya koyuyorsa öneri bağlayıcı olmaz.

4. İşin Özelliğinden veya Durumun Gereğinden Bağlayıcılığın Doğmaması

  • Finansal Hizmetler: Finansal hizmet sağlayıcıları (bankalar vb.), sözleşme yapmadan önce müşterinin kredi değerliliğini ve ödeme gücünü araştırmak zorundadır. Bu nedenle, bir kredi teklifi veya finansal ürün tanıtımı, işin özelliği gereği genellikle bağlayıcı bir öneri sayılmaz. Gerek belirli bir tüketiciye yöneltilen söz konusu tekliflerde, gerekse internet bankacılığı veya mobil bankacılık üzerinden genele yönelik beyanlarda banka öneren konumunda olsa bile, çoğu zaman işin özelliği gereği bağlanma niyeti taşımamaktadır. Bu itibarla, finansal hizmet sunan sağlayıcıların bu tarz beyanları, çoğunlukla işin özelliği gereği bağlayıcılık unsurundan yoksun olup, hukuken öneriye davet veya bağlayıcı olmayan öneri olarak nitelendirilecektir.
  • Sınırlı Sayıda Mal Satışı: Bir satıcı mallarını vitrinine dizmiş ancak yalnızca sınırlı sayıda olduklarını belirten bir tabela asmışsa durumun gereğinden bunun bir öneri değil, öneriye davet olduğu anlaşılır.
  • Açık Artırma: Açık artırmada pey sürülecek malın sunulması da işin özelliği gereği bağlayıcı bir öneri değildir; asıl öneriler pey süren katılımcılardan gelir.

Karar Özeti: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi (E. 2018/2287, K. 2021/755, T. 29.04.2021) kararında, davacının bir proje için yaptığı öneriye davetin, projenin TKDK tarafından desteklenmesi şartına bağlı olduğu belirtilmiştir. Proje desteklenmediği için, mahkeme “icaba davet ve icaptaki ana unsurun gerçekleşmediği bu haliyle sözleşmenin kurulmuş olmasından bahsedilemeyeceği” sonucuna varmıştır. Bu, önerinin zımni bir koşula bağlı olduğu ve bu koşulun gerçekleşmemesiyle bağlayıcılığını yitirdiği bir duruma örnektir.

5. Fiyat Göstererek Mal Sergilenmesi: Öneri Sayılır mı?

Evet, TBK m. 8/2 uyarınca bu durum, aksi açıkça ve kolaylıkla anlaşılamadığı sürece bağlayıcı bir öneri (herkese açık öneri) sayılır. Bu kural, vitrinde, rafta veya internet sitesinde fiyat etiketiyle ürün sergileyen satıcının, o fiyattan satma yükümlülüğü altına girdiği anlamına gelir.

  • Yargısal Yorum: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (E. 2018/319, K. 2021/1561, T. 02.12.2021) kararında, “internet siteleriyle yapılan ilanlar ve internet teknolojileri üzerinden kurulan sözleşmelerin pek çoğu da tıpkı … vitrine fiyat koymak suretiyle yapılan mal teşhiri gibi aleni icaplardır” denilerek, bu kuralın e-ticaret faaliyetleri için de geçerli olduğu açıkça vurgulanmıştır.

6. Tarife, Fiyat Listesi veya Katalog Gönderimi Hukuki Açıdan Ne İfade Eder?

TBK m. 8/2 uyarınca bu tür gönderimler de kural olarak bağlayıcı öneri sayılır. Ancak uygulamada, bu belgelerin niteliği ve gönderilme amacı önem kazanmaktadır. Mahkemeler, belgenin genel bir bilgilendirme mi yoksa belirli bir kişiye yönelik somut bir teklif mi olduğunu ayırt etmektedir.

  • Karar Özeti: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi (E. 2021/815, K. 2023/755, T. 12.09.2023), bir taşınmaz simsarlığı sözleşmesiyle ilgili uyuşmazlıkta, davalının gönderdiği komisyon oranlarını gösterir belgenin “bağlanma iradesini gösterir bir öneri olarak kabul edilemeyeceği, belgenin en fazla icaba davet olarak nitelendirilebileceği” sonucuna varmıştır. Mahkeme, belgenin genel bir bilgilendirme niteliğinde olduğunu ve somut bir sözleşme teklifi olmadığını değerlendirmiştir.

Buna karşılık, belirli bir müşterinin talebi üzerine, belirli ürün ve miktarlar için hazırlanan “teklif mektubu” gibi belgeler, genel bir fiyat listesinden farklı olarak bağlayıcı bir öneri olarak kabul edilebilir (İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi, E. 2020/443, K. 2022/610, T. 16.06.2022).

7. Bağlayıcı Olmayan Öneri ile Bağlayıcı Öneri Arasındaki Farklar

ÖzellikBağlayıcı ÖneriBağlayıcı Olmayan Öneri
NiyetSözleşme kurma yönünde kesin ve ciddi irade vardır.Sözleşme görüşmelerini başlatma, karşı taraftan teklif alma niyeti vardır.
İçerikSözleşmenin tüm esaslı unsurlarını (örn: mal, fiyat) içerir.Esaslı unsurlardan bazıları eksik olabilir veya genel niteliktedir.
Hukuki SonuçKarşı tarafın kabulü ile sözleşme kurulur.Karşı tarafın cevabı “kabul” değil, yeni bir “öneri” niteliğindedir.

8. Yargıtay Kararlarında Madde 8’in Yorumlanışı

Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemeleri, Madde 8’i yorumlarken lafzi yorumdan çok tarafların gerçek iradelerini ve dürüstlük kuralını esas almaktadır. Kararlarda, taraflar arasındaki yazışmaların bütünü, daha önceki ticari ilişkileri ve ticari teamüller dikkate alınarak bir irade beyanının öneri mi yoksa öneriye davet mi olduğu titizlikle değerlendirilmektedir. Özellikle e-posta yazışmalarının ve proforma faturaların niteliği, her somut olayın kendi koşulları içinde belirlenmektedir.

  • Karar Özeti: Yargıtay 13. Hukuk Dairesi (E. 2016/29259, K. 2019/6328, T. 20.05.2019), bir bankanın ihale şartnamesini ilan etmesinin “hukuki niteliği itibariyle icaba davet niteliğinde” olduğunu, ihaleye katılanların verdiği tekliflerin ise “öneri (icap)” niteliğinde olduğunu belirtmiştir. Bu yorum, ihale gibi çok taraflı ve rekabete dayalı süreçlerdeki irade beyanlarının hukuki niteliğini netleştirmektedir.

9. Ticaret Hukukunda Madde 8’in Önemi

TBK m. 8, modern ticaret hukuku, özellikle de elektronik ticaret için hayati bir öneme sahiptir.

  • Elektronik Ticaret: İnternet siteleri, pazar yerleri ve sosyal medya platformları üzerinden yapılan satışlarda, sergilenen ürünlerin hukuki niteliğini belirlemede temel ölçüttür. TBK m. 8/2, bu platformlardaki fiyatlı ürün sergilemelerini kural olarak bağlayıcı öneri kabul ederek ticari işlemlere açıklık ve güven getirir.
  • Basiretli Tacir Yükümlülüğü: Satıcı taraf tacir olduğundan basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü altındadır. Bu yükümlülük, tacirin internet sitesinde yaptığı sunumların bağlayıcı olmadığını düşünüyorsa bunu tereddüde yer vermeyecek şekilde belirtmesini gerektirir. Aksi takdirde, sessiz kalması aleyhine yorumlanabilir.
  • Reklam ve Pazarlama: Fiyat içeren reklamlar, kataloglar ve broşürlerin hukuki niteliğini belirleyerek şirketlerin pazarlama stratejilerinde dikkatli olmalarını gerektirir.

TBK Madde 8, ticari hayatın hızlı ve dinamik yapısı içinde büyük önem taşır. Tacirler sürekli olarak fiyat teklifleri, kataloglar, proforma faturalar ve e-postalar aracılığıyla iletişim kurarlar. Bu maddenin getirdiği kurallar, bu iletişimlerin ne zaman hukuki bir bağlayıcılık kazandığını belirleyerek ticari işlemlerde öngörülebilirlik ve güvenlik sağlar. Ayrıca, TTK’da yer alan “basiretli bir iş adamı gibi hareket etme” yükümlülüğü, tacirlerin yaptıkları önerilerin ve davetlerin sonuçlarını bilerek hareket etmelerini gerektirir.

10. Avukat Görüşü: Uyuşmazlıkların Önlenmesi İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

İncelenen kararlardan yola çıkılarak, sözleşme öncesi görüşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkları önlemek için şu hususlara dikkat edilmesi tavsiye edilir:

  • Açık ve Net Dil Kullanımı: Hazırlanan tekliflerde, irade beyanının bağlayıcı bir “öneri” mi yoksa “öneriye davet” mi olduğu açıkça belirtilmelidir. “Bu teklifimiz 30 gün süreyle geçerlidir” gibi ifadeler bağlayıcılık iradesini gösterirken, “Fiyatlarımız bilgilendirme amaçlı olup onayımıza tabidir” gibi ifadeler bağlayıcılığı ortadan kaldırır.
  • Yazılı Teyit: Özellikle e-posta gibi gayriresmi yollarla yapılan anlaşmalarda, tüm esaslı unsurları içeren bir “sipariş onay formu” veya “sözleşme metni” hazırlanarak karşılıklı imzalanması, ispat açısından kritik öneme sahiptir.
  • Yetki Kontrolü: Teklifi yapan veya kabul eden kişinin şirketi temsil yetkisinin olup olmadığı kontrol edilmelidir. İmza sirkülerine aykırı işlemler, sözleşmenin geçerliliğini etkileyebilir.
  • Belirsizlikten Kaçınma: Sözleşmenin esaslı unsurları (malın cinsi, miktarı, bedeli, teslim tarihi, ödeme şekli vb.) hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde net olarak belirlenmelidir.

Sonuç ve Değerlendirme

6098 sayılı TBK’nın 8. maddesi, sözleşme kurma sürecindeki irade beyanlarının hukuki çerçevesini çizen temel bir normdur. Yargı kararları, bu maddenin uygulanmasında “bağlanma iradesi”nin merkezi bir rol oynadığını ve bu iradenin tespitinde somut olayın tüm koşullarının dikkate alındığını göstermektedir. Fiyat listeleri, kataloglar ve internet ilanları gibi modern ticaretin vazgeçilmez unsurlarının hukuki niteliği bu madde kapsamında belirlenmektedir. Ticari aktörlerin ve hukuk profesyonellerinin, uyuşmazlıkları en aza indirmek için, sözleşme öncesi iletişimlerinde açık, net ve bilinçli bir dil kullanmaları, irade beyanlarının bağlayıcılık durumunu tereddüde yer vermeyecek şekilde ortaya koymaları esastır.

Yorum yapın