1. Ceza Zamanaşımı Nedir? Tanımı ve Şartları
Hukuki Tanımı
Ceza zamanaşımı, bir ceza avukatı olarak müvekkillerimize izah ettiğimiz üzere, kesinleşmiş ve infaz edilebilir bir ceza mahkumiyetinin kanunda belirtilen sürenin geçmesiyle birlikte infaz edilememesi halidir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 2016/5444 E., 2016/7563 K.). Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun da belirttiği gibi, bu kurum devletin, aradan geçen zaman itibarıyla yaptırımın infazından beklenen yararların etkinliğini değerlendirerek cezayı yerine getirme hakkından vazgeçmesi anlamına gelir (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2021/222 E., 2024/360 K.). Bu durum, devletin cezalandırma yetkisini ortadan kaldıran bir neden olarak öngörülmektedir (Yargıtay 7. Ceza Dairesi, 2022/7758 E., 2025/398 K.).
Ceza zamanaşımı, maddi ceza hukuku niteliğinde bir kurum olup, gerçekleşmesi halinde kişinin mahkumiyet kararının infazına engel olur. Ancak bu durum, mahkumiyetin hukuki varlığını ortadan kaldırmaz; karar adli sicile işlenebilir, tekerrüre esas olabilir veya ertelemeye engel teşkil edebilir (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 2016/5444 E., 2016/7563 K.). Yargıtay kararlarına buradan ulaşabilirsiniz.
İşlemeye Başlama Koşulları (Kesinleşmiş Hüküm)
Ceza zamanaşımı süresinin ne zaman işlemeye başlayacağı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu‘nun (TCK) 68/5. maddesinde açıkça düzenlenmiştir. Buna göre, “Ceza zamanaşımı, hükmün kesinleştiği veya infazın herhangi bir suretle kesintiye uğradığı günden itibaren işlemeye başlar ve kalan ceza miktarı esas alınarak süre hesaplanır” (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2019/2400 E., 2021/11592 K.; Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2021/10142 E., 2021/12937 K.). Dolayısıyla, zamanaşımının başlangıcı için ya mahkumiyet hükmünün kesinleşmiş olması ya da başlamış olan infazın firar gibi bir nedenle kesintiye uğramış olması gerekmektedir.
2. Ceza Zamanaşımı ile Dava Zamanaşımı Arasındaki Fark
Ceza zamanaşımı ile dava zamanaşımı, uygulamada sıkça karıştırılan ancak hukuki sonuçları itibarıyla birbirinden tamamen farklı iki kurumdur. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun bir kararındaki karşı oyda bu fark net bir şekilde ortaya konulmuştur: Dava zamanaşımına ilişkin TCK m. 66’da “kamu davası … düşer” denilirken, ceza zamanaşımına ilişkin TCK m. 68’de “cezalar … infaz edilmez” ifadesi kullanılmaktadır. Dava zamanaşımının dolması halinde “kişi o suçtan masumdur; aleyhine hiçbir sonuç doğmaz” ve düşme kararına konu olan suç, hukuksal olarak başka bir yargılamada dikkate alınamaz (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2016/1042 E., 2017/255 K., karşı oy). Özetle, dava zamanaşımı devlet ile sanık arasındaki yargısal ilişkiyi sona erdirirken, ceza zamanaşımı infaz aşamasında devletin cezalandırma yetkisini ortadan kaldırır (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2013/231 E., 2013/396 K.).
| Özellik | Dava Zamanaşımı | Ceza Zamanaşımı |
|---|---|---|
| İlgili Aşama | Soruşturma ve Kovuşturma | İnfaz |
| Hukuki Sonuç | Kamu davasının açılmasını veya devamını engeller, düşme kararı verilir. Sanık o suçtan masum sayılır. | Kesinleşmiş cezanın infaz edilmesini engeller. Mahkumiyet kararı hukuken varlığını sürdürür. |
| Dayanak | TCK m. 66 | TCK m. 68 |
| Başlangıç | Suçun işlendiği tarihten itibaren başlar. | Hükmün kesinleştiği veya infazın kesintiye uğradığı tarihten itibaren başlar. |
3. Ceza Türlerine Göre Zamanaşımı Süreleri (TCK m. 68)
TCK’nın 68. maddesi, ceza türlerine göre uygulanacak zamanaşımı sürelerini açıkça belirlemiştir. Yargıtay kararlarında da bu sürelere atıf yapılmaktadır. (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2021/222 E., 2024/360 K.).
- Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Cezası: 40 yıl
- Müebbet Hapis Cezası: 30 yıl
- Süreli Hapis Cezaları (20 Yıl ve Üzeri / 20 Yıldan Az):
- Yirmi yıl veya daha fazla süreli hapis cezalarında: 24 yıl
- Beş yıldan fazla hapis cezalarında: 20 yıl
- Beş yıla kadar hapis cezalarında: 10 yıl
- Adli Para Cezası: 10 yıl
4. Ceza Zamanaşımının Hesaplanması
1. Süreler Nasıl Hesaplanır? (Gün, Ay, Yıl)
Sürelerin hesaplanmasında resmi takvim esas alınır. Hesaplama, başlangıç gününü takip eden günden itibaren yapılır ve son günün bitimiyle süre dolar. Hesaplamanın temel kuralı, TCK m. 68/5’te belirtildiği gibi, sürenin “kalan ceza miktarı esas alınarak” yapılmasıdır. Örneğin, infazı kesintiye uğrayan bir hükümlünün kalan ceza miktarı 5 yılın altına düşmüşse, uygulanacak zamanaşımı süresi 10 yıl olacaktır (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2017/1776 E., 2017/4025 K.). TCK’da ceza zamanaşımının kesintiye uğraması halinde, dikkate alınması gereken sürenin, mahkumiyetin tamamına göre değil, kesintiden sonra infazı gereken cezanın süresine göre hesaplanacağı belirtilmiştir (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2023/5814 E., 2024/6986 K.).
2. Başlangıç ve Bitiş Tarihi Nasıl Tespit Edilir?
Bu, ceza zamanaşımının en kritik noktasıdır. TCK m. 68/5 uyarınca, ceza zamanaşımı iki durumda işlemeye başlar:
a. Hükmün Kesinleştiği Günden İtibaren: İlk derece mahkemesi kararının kanun yolları tüketilerek kesinleştiği tarihten itibaren süre işlemeye başlar.
b. İnfazın Herhangi Bir Suretle Kesintiye Uğradığı Günden İtibaren: Örneğin, hükümlünün cezaevinden firar etmesi durumunda, firar tarihinden itibaren kalan ceza miktarı esas alınarak yeni bir zamanaşımı süresi işlemeye başlar.
Uluslararası iade süreçlerinde ise son bildirim tarihi gibi işlemler başlangıç tarihi olarak kabul edilebilir (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2021/10142 E., 2021/12937 K.). Bitiş tarihi ise bu başlangıç tarihine kanunda öngörülen sürenin eklenmesiyle bulunur.
3. Birden Fazla Cezada (Toplam Cezada) Zamanaşımı
TCK m. 68/4 uyarınca, “Türleri başka başka cezaları içeren hükümler, en ağır ceza için konulan sürenin geçmesiyle infaz edilmez” (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 2016/5444 E., 2016/7563 K.). Bu kural gereği, bir hükümde hem hapis hem de adli para cezası bulunuyorsa, zamanaşımı süresi daha ağır olan hapis cezasına göre belirlenir ve bu sürenin dolmasıyla her iki ceza da infaz edilemez hale gelir.
5. İnfaz Aşamasında Ceza Zamanaşımı
- Cezaevinden Kaçma (Firar) Durumu
Firar, infazda bir kesinti nedenidir. Hükümlünün firar ettiği tarihte zamanaşımı yeniden işlemeye başlar ve hesaplama, kalan ceza miktarına göre yapılır (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2023/5814 E., 2024/6986 K.). Örneğin, 10 yıl hapis cezasının 2 yılını yattıktan sonra firar eden bir hükümlünün kalan 8 yıllık cezası için, ceza miktarına uygun yeni zamanaşımı süresi (bu örnekte 20 yıl) firar gününden itibaren başlar.
- İnfazın Ertelenmesi
Cezanın infazının ertelenmesi veya durdurulması halinde, bu cezaya ilişkin zamanaşımı işlemez, yani durur. Örneğin, sağlık nedenleriyle infazın ertelenmesi veya AİHM tarafından infazın durdurulması kararı verilmesi gibi durumlarda, erteleme veya durma süresince zamanaşımı işlemez (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 2016/5444 E., 2016/7563 K.).
- Koşullu Salıverilme Süreleri
Yargıtay’a göre, koşullu salıverilme (şartla tahliye), infazda gerçekleşen bir kesinti değildir ve ceza zamanaşımının başlamasını gerektirmez. Koşullu salıverilen hükümlünün cezasının zamanaşımı süresinin, cezasını tamamen bitireceği “bihakkın tahliye” tarihine kadar duracağı kabul edilmelidir. Hükümlünün denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlemesi, koşullu salıverilme kararının geri alınmasına neden olur ve bu durum infaz sürecini etkiler (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2023/5814 E., 2024/6986 K.; Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2019/2400 E., 2021/11592 K.).
6. Şikayete Bağlı Suçlarda Ceza Zamanaşımı
Şikayet süreci, dava zamanaşımını ilgilendiren bir muhakeme şartıdır. Ceza zamanaşımı ise, dava açılıp mahkûmiyet kararı verildikten ve bu karar kesinleştikten sonraki infaz aşamasına ilişkindir. Dolayısıyla, suçun şikayete bağlı olup olmamasının ceza zamanaşımı açısından bir önemi yoktur.
7. Çocuklarda Ceza Zamanaşımının Uygulanması
TCK m. 68/2, suçu işlediği sırada çocuk olanlar için özel zamanaşımı süreleri öngörmektedir. Buna göre:
- Fiili işlediği sırada 12 yaşını doldurmuş olup 15 yaşını doldurmamış olanlar hakkında, yetişkinler için öngörülen sürelerin yarısı,
- Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş olup 18 yaşını doldurmamış olanlar hakkında ise, bu sürelerin üçte ikisi uygulanır (Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 2016/5444 E., 2016/7563 K.; Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2023/5814 E., 2024/6986 K.).
8. İstisnai Suçlarda Farklı Uygulamalar
Soykırım ve İnsanlığa Karşı Suçlar (TCK m. 76-77): Bu suçlarda dava ve ceza zamanaşımı işlemez (TCK m. 76/4).
Yurt Dışında İşlenen Bazı Suçlar: TCK’nın İkinci Kitap, Dördüncü Kısmında yer alan ve ağırlaştırılmış müebbet, müebbet veya on yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçların yurt dışında işlenmesi halinde dava zamanaşımı uygulanmaz (TCK m. 68/3).
9. Ceza Zamanaşımı Konusunda Sıkça Yapılan Hatalar
Müvekkillerimizin hak kaybına uğramaması için dikkat edilmesi gereken bazı kritik noktaları ve sıkça yapılan hataları kısaca özetlersek şöyledir:
Kesinti Sonrası Hatalı Hesaplama: En sık yapılan hatalardan biri, firar gibi bir kesinti sonrası zamanaşımını toplam ceza üzerinden hesaplamaya devam etmektir. Oysa hesaplama, kesintiden sonra kalan ceza miktarına göre yapılmalıdır (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2023/5814 E., 2024/6986 K.).
Hapis ve Adli Para Cezasının Birlikte Değerlendirilmesi: Bir hükümde hem hapis hem de adli para cezası varsa, bu cezalardan birinin infazına ilişkin yapılan işlemin diğerinin zamanaşımını kesip kesmeyeceği konusu tartışmalıdır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, her bir cezanın bağımsız olduğunu ve birine ilişkin kesme nedeninin diğerini etkilemeyeceğini belirtirken (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2021/222 E., 2024/360 K.), Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin bir kararında adli para cezası için yapılan tebligatın hapis cezasının zamanaşımını da kestiği kabul edilmiştir (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2021/2050 E., 2021/14026 K.). Bu farklı içtihatlar, savunma stratejisi açısından dikkatle değerlendirilmelidir.
Geçersiz Tebligatın Kesme Nedeni Sayılması: Mahkumiyet hükmünün infazı için yapılan tebligatın zamanaşımını kesebilmesi için kanuna uygun olması gerekir. Örneğin, Resmi Gazete’de yapılan ilanen tebligat, TCK m. 71 kapsamında “hükümlüye kanuna göre yapılan tebligat” niteliğinde sayılmamış ve zamanaşımını kesmediğine karar verilmiştir (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2021/222 E., 2024/360 K.).
İnfaz Dosyasının Eksik İncelenmesi: Zamanaşımını kesen veya durduran tüm nedenlerin (yakalama, yeni suç işleme, infazın ertelenmesi vb.) tespiti için infaz dosyasının ve adli sicil kayıtlarının titizlikle incelenmesi zorunludur. Eksik inceleme sonucu verilen kararlar Yargıtay tarafından bozulabilmektedir (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2019/2400 E., 2021/11592 K.).
Dava ve Ceza Zamanaşımını Karıştırmak: En temel hatalardan biri, suçun işlendiği tarihten itibaren ceza zamanaşımını hesaplamaya çalışmaktır. Unutulmamalıdır ki, ceza zamanaşımı için başlangıç tarihi hükmün kesinleşme tarihidir.
İletişim & Danışma
Ceza hukuku süreçleri, doğru yönlendirme ve zamanında müdahale gerektiren ciddi bir süreçlerdir. Sarıoğlu & Sefer Hukuk Bürosu, İstanbul’da ceza avukatı ihtiyacı olan kişilere profesyonel hukuki destek sunmaktadır. Ceza soruşturması ya da kovuşturması aşamasında olan kişiler, hukuki haklarını en etkin biçimde korumak ve sürecin olumsuz sonuçlanmaması için mutlaka bir ceza hukuku uzmanı avukata başvurmalıdır.
Bizimle iletişime geçerek dosyanızın detaylarını gizlilik ilkesi çerçevesinde paylaşabilir, sürece ilişkin hukuki danışmanlık alabilirsiniz.
📍 Adres: Osmaniye, İsmail Erez Blv No: 9/2, 34146 Bakırköy/İstanbul
📞 Telefon: 0507 551 87 38
📧 E-posta: av.mehmetsarioglu1@gmail.com
🌐 Web: www.sarioglusefer.com